Ana içeriğe atla

Hedefler



Sizlere özellikle son 4-5 yıldır uygulamaya başladığım yıllık hedef koyma ve değerlendirme alışkanlığımdan bahsetmek istiyorum. Öncelikle 2020 yılında yapmayı planladığım hedeflerimi, 2019’un son dönemimde ajandama not almıştım. Her ne kadar dünya dijitalleşse de ve biz de bu DEĞİŞİME ayak uydurmak durumda kalsak da, ben kendime ait özel notlarımı hala ajandama yazıyorum. Kâğıt ve kaleme değmek, dokunmak daha samimi ve daha ilham verici geliyor. Tabi ki iş hayatında her şey dijital ve hızlı, belki de bu yüzden biraz olsun kendimi dinlemek ve dış dünyadan sıyrılmak adına bu eski yöntemi kullanıyorum. İş hayatında hedefler genelde 'SMART' olur. Ölçülebilir ve rasyonel olmasına özen gösterilir. Benim günlük hayatımda yaptıklarım bu konudan çok uzak, sadece ritüel olması için yapılan bir çeşit eğlence gibi düşünün.🙆

Neden böyle bir alışkanlık kazanmak için uğraştığım konusuna gelirsek; beni hayallerim konusunda motive ediyor ve hedefleri yazılı olarak belirlediğim için sonuca ulaşmak adına kamçılıyor. Tamamlanınca ise o maddeye tik atmanın hazzı inanılmaz. Beynimizi dinamik tutmak adına böyle küçük etkinlikler yapmak gerçekten önemli. Herkesin farklı notları, farklı hedefleri ve farklı hayalleri vardır. Uygulama noktasında tavsiye edebileceğim konu ise gerçekleştirmek adına emek vermeniz.

Bu yılın son dönemecine doğru giderken yeni hedefler belirleme zamanı geliyor. Ajandamın temiz ve boş sayfasına 2021 Hedefleri başlığını açmaya başlayacağım. Daha önce yer almayan fakat Pandemi sürecinin bize kattığı kazanımlardan da yola çıkarak yeni hedefler oluşacaktır. Hayat sen plan yaparken onun sana yaşattıklarıymış. Başımıza gelecekleri önceden kestiremediğimiz için bazen düşündüklerimizin, yapmak istediklerimizin yanından bile geçemiyoruz. Pandemi sürecinde, belirsizliğin hakim olduğu bu dönemde, hedef koymak kadar zor başka bir durum olamaz sanırım. Her şeye inat ben yine yazacağım, yaşamak için umuda ihtiyacımız var. Gerçekleşir ya da gerçekleşemez. Hayırlısı...💣

       Ajandamdan bazı maddeler; (2020 yılı için)

  • Bu yıl hayatıma Minimalizm ilkesini entegre etmek istiyorum. Hayatımın birçok alanında sadeleşmek ve basit yaşam tarzına geçiş yapmak istiyorum. (Sadeleşmek adına evdeki eşyalarımın bir kısmında azaltmaya gittim. Konfor alanımı genişlettim. Gerekli olmayan eşyaları sahiplendirdim. Köklü değişiklikler yaptım bu anlamda. Hayatımda beni geriye iten ve gülümsetmeyen insanlardan arındım. Alışveriş, tüketim çılgınlığını bir seviye aşağıya indirdim. Bu konuda hala eksiğim olduğunu düşünüyorum.)

  • Her bulduğum fırsatta şükredeceğim. Sahip olduklarım ve olmadıklarım için belki de… Minnet duygusunu sözcüklerle ifade edeceğim. (Şükretmeye başladıkça minnet duyacak o kadar çok şey arttı ki bende inanamadım. Bu konuyu çok önemsediğim için bir makale konusu bile yaptım. Olumlu düşünme ritüeli oluşturmaya çalışıyorum.🙏)

  • Yazdığım deneme çalışmalarımı artıracağım. Yazmak konusunda daha üretken olmak ve farklı şeyler yapmak istiyorum. (Evet geçen yıla oranla daha fazla içerik ürettiğim söylenebilir. Hatta sadece yakınlarımla paylaştığım yazılarımı artık herkese açık bir şekilde Blog sayfası haline getirdim. Daha profesyonel bakıyorum bu konuya artık.💪)

  • Yurtdışına seyahat etmek istiyorum. Yeni yerler keşfetmek, farklı kültürden insanlarla vakit geçirmek istiyorum. (Maalesef yaşanan Corona Virüs yüzünden bu yıl, başka ülkeyi geçtim başka İle bile gitmeye korktuk. Bir ya da iki kez şehir değişikliği yaptım oda bu şartlarda çok da istediğim gibi değildi. Özgürce hareket edemedikten sonra keyif vermiyor. Önceden almış olduğum Paris, Lizbon biletimde iptal oldu bu sebeplerden.😅)

  • Kızımla beraber atölye, sanatsal etkinlikler çalışmalarına katılarak birlikte geçirdiğimiz zamanı daha verimli hale getirmek istiyorum. (Beraber birçok atölye çalışmalarına katıldık. Seramik, el işi, boyama, robotik kodlama gibi. Sadece maalesef açık alanda yapılan etkinliklere katılabiliyoruz. Kapalı alanların tehlikeli olması ile birlikte etkinlik sayımız düştü.💁)

  • Televizyon izlemeyi tamamen bırakıp onun yerine diğer aboneli mecralardan dizi, film ve belgeseller izlemek istiyorum. Ayrıca bu yıl en az 20 kitap olacak şekilde okuma alışkanlığımı devam ettirmek istiyorum. (Netflix, Amazon prime gibi birçok kanaldan dizi, film ve belgesel izledim. Bunları bir yere not ediyorum. Daha sonra arkadaşlarımla bu izlediklerimizle ilgili istişare yapıyoruz. Televizyon izlemeyi oldukça azalttım ama tamamen sıfırladım diyemem. Okuduğum kitap sayısı 17 adet oldu ama şuan 2 tane elimde başladığım var hedef tutar sanırım.👍)

  • Bu yıl da hayatımdan spor hiç eksik olmasın istiyorum. Düzenli olarak spor yapmak (Plates, yoga, bisiklete binmek, yürüyüş yapmak) ve kilomun 63 kg'ın üstüne çıkmaması için sağlıklı beslenmek istiyorum. (Eve Plates malzemeleri alarak sporumu Pandemi’den dolayı eve taşıdım, fırsat buldukça plates yapıyorum. Açık alanda yürüyüş yapıyorum henüz bisiklet alamadım ama yıl bitmeden onu da tamamlamak istiyorum. Sağlıklı beslenmeye her daim özen gösteriyorum. Bu sene Detox içeceklerini de beslenme tarzıma ilave ettim.💧)

  • İhtiyaç sahiplerine maddi ve manevi yardım etmek. (İnsan olmanın en büyük erdemi yardımlaşmak. RUHUMUZU TAZELEYEN bir eylemdir. Ben bunu çevremde herkese yapıyordum. Kim ne yapsa destek vermek gibi bir huyum vardı fakat sonra sadece ihtiyacı olanlara yapmaya karar verdim. Fazla iyilik yapınca da etrafımda ÇIKARCI insan topluluğu oluşmaya başladığını gördüm. Bu konuda kendimi frenledim. Ama tabi ki herkesin yaptığı yardımlar (maddi-manevi) kendinde saklı kalınca anlamlı.👥)

  •  Tutkularım ve hayallerim peşinden ne olursa olsun koşmaya devam etmek istiyorum.💥

İnsan gelip geçici hevesleri olan tutarsız bir varlıktır ve tıpkı satranç oyuncuları gibi hedefe ulaşmayı değil de hedefe giden yolları daha çok sever. Dostoyevski


Yorumlar

  1. Herşeyin başının sağlık olduğu gerisinin boş olduğunu anladık en önemlisi öyle değil mi? İnsanı hayata bağlayan da hayalleri, umutları... Hayırlısı ��

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız bu süreçte Sağlığımızın önemini oldukça kavradık. Hayallerimiz ve hedeflerimiz de olmasa yaşamanın anlamı yok, o yüzden devam ediyoruz yolumuzda...✔

      Sil
  2. Harika bir yazı olmuş .Bana da ilham verdi.😊Benden bir madde daha 2021 de sevdiğimiz dostlarımızla daha fazla zaman geçirelim daha çok şey paylaşalım güzel anılar biriktirelim 🙏🙏

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler yorumlarınız için. Haklısınız sevdiklerimize her daim zaman ayırmalıyız.👍

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Zülfü Livaneli ve Kitapları

İlk önce müzisyen olarak tanıdı ğ ı m ı z ve sonrasında müthi ş bir yazar olarak hayat ı m ı za dokunan ulvi bir sanatçı olarak tanımlayabilirim kendisini. Yaptı ğ ı m ü zikleri zaten keyifle dinlerdim, bu kadar iyi bir yazar oldu ğ unu zamanla gördüm ve kalemine hayran kaldım. Tüm eserleri ayrı bir keyif… Ba ş ka y ö nlerini de biliyoruz; senaristlik, yönetmenlik ve siyaset gibi. Şu anda ben o kısımlarıyla de ğ il yazarl ı ğ ı ile ilgileniyorum. Mutluluk kitabı ile bu serüvene ba ş lad ı m. Daha sonra Son Ada, Serenad, Konstantinye Oteli, Huzursuzluk, Karde ş imin Hikayesi.. Henüz okuyamadı ğ ı m da bir s ü r ü roman ı var. Umarım hepsini yakın zamanda bitirebilirim. Kendine has bir üslupla yazdı ğ ı kitaplar ı n hepsi ayr ı bir bilgi deposu ve özgün hikayeler içeriyor. A ş k, tarih, toplum sorunlar ı , farkl ı k ü lt ü r de ğ erleri gibi temalar bar ı nd ı r ı yor. Hikayelerin i ç inde muhakkak ö ğ retici bilgilere ula ş ı yorsunuz. Entelektüel tarzını kuvvetle gösteriy

Kurtlarla Koşan Kadınlar

                                       Uzun zaman önce kitaplığıma eklediğim ama bir türlü başlayamadığım ve sonunda cesaret edip okuduğum bir kitaptan bahsetmek istiyorum. Bu ilginç kitabın yazarı bir psikanalist. Bu durumdan da anlaşılacağı üzere derin analiz ve betimlemeler var. Kabul edelim kolay okunabilen bir kitap değil. Okumak biraz zaman alıyor. Bir çırpıda bitirilemeyip, sindire sindire okunacak türde. Psikolojiye ilgisi olanlar için olağanüstü düşündürücü iken, ilgisi olmayanlar için bir kenara atıp bırakacağı bir kitap minvalinde… Bir dönem Sigmund Freud ’ un öğrencisi olan, bir süre beraber de çalışmış yazarımız Clarissa Estes, onun kuramından ayrılarak analitik psikoloji kuramını geliştiren Carl Gustav Jung görüşlerinin takipçisi olmuş. Kitapta ilk defa gördüğüm ve araştırma yaptığım Jung psikolojisi ,  kişilik tiplerinin davranışları nasıl şekillendirdiği ile ilgili bir teori.                                            İlgilenenler için search yaparken bulduğum kon

Dijital Dönüşüm

2020 yılında yaşadıklarımız bize gösterdi ki yeni bir dönüşüm çağı başlıyor. Bu yeni çağa palas pandıras girdiğimiz için, biraz sudan çıkmış balık misali merakla izliyoruz değişimleri. Gerçekten her konuda eşi görülmemiş bir zamanda yaşıyoruz gibi hissediyorum. Özellikle iş hayatı çalkantılar eşiğinde, iflaslar hat safhada fakat bir o kadar da online ticaretin içinde olanlar top noktalarını yaşıyor. Dijitalleşen dünyanın hızını ve kolaylığını iş hayatımıza taşımak gerekiyor. Geçenlerde katıldığım bir zoom toplantısında, şirketlerin ayakta kalmak için otomasyon kullanmalarının büyük bir gereklilik olduğu söylendi. Yapay Zeka Platformu ile oluşturulmuş yazılımlar firmaları öne çıkaracak gibi duruyor.  Dijital dünyaya hızlı, çevik adımlar atanlar adaptasyon süresini kısaltıp daha sürdürülebilir hale gelecekler. Aslında bu dijital dönüşüm, Endüstri 4.0 ile birlikte başladı ve yaşanan Corona süreci ile de maksimum seviyeye ulaştı. Yeni düzenle birlikte iş sürelerine harcadığımız zamanları

Otomatik Portakal

  H erkesin okumasa bile adını duyduğu, kült kitaplar listesinde yerini alan, bu ilginç kitapla buluşmaktan mutluluk duydum ve sizlerle de paylamak istedim. Romanın baş karakteri ALEX şiddet eğilimli 15 yaşında genç bir çocuktur. Kitabın birinci bölümünde Alex ve çetesinin yaptığı kötülüklerden bahsediliyor ve anlatılanlar insanı rahatsız ediyor. Okurken mideme kramp girdi. Kahramanımız bir kadının ölümüne sebep olduğu için hapishaneye giriyor ve ikinci bölüm de orada yaşadıklarını anlatıyor. Alex’e devlet hapishanesinde psikolojik bir ceza yöntemi uygulanıyor. Suçluları topluma kazandırma programı adı altında bir faşizm. Yöntemi de oldukça ilginç…💣 Üçüncü bölümde ise hapishaneden çıktıktan sonraki yaşamı anlatılıyor. O başlarda nefret ettiğimiz Alex’e zamanla acımaya başlıyoruz. Arkadaşlarının ihaneti, etrafındakilerin çıkarları için onu kullanmalarına üzülüyoruz bile…Son bölümdeyse kendiyle hesaplaşmasını görüyoruz. İyilik ve kötülük kavramlarını düşündüren, toplumsal eleşti